DOĞUMU ETKİLEYENLER KÜLTÜREL FAKTÖRLER

‘ Herhangi bir toplumda  kadının doğum yapma şekli ve ona bebeğine verilen bakım, o kültürün önemli değerlerinin çok net göstergeleridir’

Shelia Kitzenge 

Kültürel farklılıklar  bireyin ağrı algısında  önemli etkiye sahiptir. Biz ebe ve hemşirelerin kültürlerdeki farklılıkları iyi bilmesi ve buna uygun bakım vermesi çok önemlidir.

Doğumdaki kadının bakımında, ebeler kültürel ve profesyonel bakımı birlikte uyguladıklarında kadını daha iyi motive ederler ve kültürel çatışma, stres önlenir, anksiyete azalır ve gevşeme sağlanır.

Güney Kore: Doğum ağrısına dayanıklıdırlar. Genellikle doğumda babalar yer almaz.

Japonya: Doğal doğum metotları uygulanır. Sessiz olabilir,  sabırlıdırlar, doğumda bazen babalar yer alır ve doğumda yiyecekler yenilebilir.

Çin: Doğum ağrısına dayanıklıdırlar, ağrıya tepki vermezler . Babalar genellikle doğumda yoktur. Travay ve doğumda yan yatış  pozisyonu önerilir. Çünkü bu pozisyonun bebek travmasını azaltacağına inanılır. Ağrıyı gidermede Akupuntur kullanılabilir.

Hindistan:  Doğal doğum metodlarını tercih ederler, babalar genellikle doğumda yoktur. Kadının yakınları genellikle doğuma katılır. Ağrı eşikleri yüksektir.

İran:  Babalar doğumda yer almaz. Kadın destekçiler ve kadın bakım vericiler doğumda bulunurlar. İranlı kadınlar doğum ağrısına genellikle sesli yanıt verirler.

Meksika : II. Evreye kadar ağrıya dayanabilirler, ağrının azaltılmasını rica ederler, baba ve kadının yakınları doğuma katılabilirler

Laos :  Çömelme pozisyonu uygulayabilir, babalar doğumda yer alabilir, kadın görevlileri tercih ederler.

Güneydoğu  Asya : Şiddetli ağrıya dayanabilirler

Türkiye : Doğum ağrısını gidermede bölgelere göre çok çeşitli geşeneksel yöntemler kullanılmaktadır.

Bu yöntemler akılcı olanlar ve akıldışı olanlar şeklinde gruplanabilir. Sık sık yürüyüş yapma, sık sık banyo yapma, doktor ve ebeden yardım alma, temizlik kurallarına uyma gibi yöntemlerin yanı sıra, ‘Fadime Ana yada Meryem Ana  denilen  otların sularının içilmesi, kilitli kapıları açma, örgülü saçları çözme gibi büyünün ‘anoloji ‘ ilekesi  alanına  giren çok sayıda uygulama geliştirilmiştir. Zeytinyağı içilmesi Karadeniz de yaygınken Akdeniz ‘de kocasının ayakkabısına su konularak  dua tasından yada  kolay doğum yapmış kadınların avcundan, su içirildiği görülmektedir.

Aynı şekilde Isparta ve Kastamonu ‘da da  kocasının avcundan su içirilir. Malatya ‘ da  tereyağı ve pekmez içirilirken Uşakta yağlı ekmek yedirilmesi yaygındır. Rize ‘de cinsel organına yağ sürülürken, Aydın, Edirne, Gümüşhane, Tokat, Malatya köylerinde ağrılı gebe yorgan, çarşaf yada kilim içine yatırılıp sallanır. Muğla ve Van ‘da  doğum yapan kadınlar kollarından tutup silkelenir. Bingöl’de ipe asılarak sallanır. Edirne’de baş aşağı sarkıtılır, Niğde ‘de eşikten atlatılır. Nazilli ‘de sırtı ovulur. Eskişehir Kaymaz yaylasında, kadın at arabasına bindirilip ağrılar başlayınca hızlıca sürülür. İç Anadolu da eline oklava verilerek dolaştırılır, doğum sırasında içeriye interfil (kısır) kadın alınmaz. Bingöl, Kars, Niğde civarında merdiven inip çıkmasına izin verilmektedir. Pek çok yörede türbe , yatır ziyaretleri ile dua edilerek ağrılı gebeye yardım edilir.
Kaynak :Doğum Ağrısı ve Yönetimi 2. baskı Prof. Dr. Nuran Kömürcü